Dünyada 90,000’in Üzerinde Yoga Alliance onaylı eğitmenin yanı sıra Yoga Alliance’a dahil olmayan binlerce deneyimli yoga eğitmeni mevcut. Amerikada bu eğitmen yoğunluğuna ihtiyaç duyuracak ölçüde de yoga uygulayıcısı bulunuyor.
2016’da yapılan bir ankette Amerikada yoga yapan kişi sayısı 2008 yılında 15.8 milyon kişi iken 2016 yılında 36,7 milyon kişiye yükselmiş.
Altı yıl sonra belki dersimize girecek öğrenci sayıdı daha artacak. Her yıl giderek artan bir ilgiyle yoga yapan kişi sayısı artıyor. 2023 yılında 40 milyon kişinin yoga uygulayıcısı olduğu saptanmış.
Bu ilgi arttıkça piyasada fark yaratmak için ihtiyaç duyduğumuz nitelikler de artıyor.
Bunca rekabet arasında sıyrılmak giderek zorlaşıyor. Ama bu rekabet sizi korkutmasın. Başınızı dik tutun ve kendinizin en iyi halini ortaya koyun.
İŞİMİZİ NASIL ÖZEL KILARIZ: ilgiyle başla :)
Ünlü eğitmen, Krishnamacharya'nın oğlu, biyografisinde (Health, Healing and Beyond) babasının bir sözünü şu şekilde bizlere aktarıyor; “kendi pratiğine kendini adamış ve gerçek, özgün olmalı yoga eğitmeni. Öğrencinin kendi farkındalığına ve olasılıklarında olan adanmışlığı, nazikçe ve her şeyden önce şefkat ve ilgiyle olmalı” bir öğrenci bize gelip yardım istediğinde “I can care” -size ilgi gösterebilirim- yanıtı verebiliriz.
Eğer ilgili bir eğitmen iseniz öğrencileriniz sizi hatırlayacaktır. Organik olarak sınıfınıza katılan öğrenci sayısı artmaya başlayacaktır. İlgili bir eğitmen olduğumuz zaman sınıfınızdaki öğrencilerin kendini incitme olasılığı da azalacaktır. Asanaları tarif ederken kullandığınız diliniz ve ellerinizle yaptığınız düzenlemeleriniz konusunda daha duyarlı hale geleceksiniz. Hangi noktada güçlü bir akış dersinde öğrencilerinizi cesaretlendirebileceğinizi hangi noktada çocuk pozisyonunda dinlenmelerine davet sunabileceğiniz konusunda daha dikkatli olmaya başlayacaksınız. Bu ilgiyi fark eden öğrenciler yüksek ihtimalle bu bilgiyi gidip kendi arkadaşları ile paylaşacaklardır.
PROFESYONEL OLUN!!!
Yoga öğretmek çok eğlenceli bir iş olabilir. Sizin profesyonel olmanız ders verdiğiniz stüdyo sahibinin size olna güvenini arttıracaktır. Bu son dakikada ders iptal etmemek ve derse geç kalmamak demek. Başka bir eğitmenle ilgili asla kötü konuşmamak demek. Genel olarak ders verdiğimiz stüdyonun profiline hitap eden ve ders verdiğimiz stüdyoyu temsil eden, öz bakıma önem veren bir profil sergilemek önem taşır. Kayıt almayı bilmek, yedek malzemelerin yerini bilmek, teknik olarak bir elektrik prizinin yerini bilmek eğer görev tanımınızda varsa bunu bilmemek bir mazeret olamaz. İlk dersinizden önce bu soruları sorun lütfen.
Eğer birden fazla yerde ders veriyorsanız ve bağımsız bir girişimci iseniz kendi reklamınızı yapmaktan siz sorumlusunuz. İnstagram gibi sosyal medya hesaplarınızda nerede ders verdiğinizi duyurun. Dersinizin içeriğini ve programın detaylarını duyurun. Öğrencilerinizi etiketlemek onların duyurularınızdan haberdar olmalarına yardımcı olacaktır.
Sözel duyurular, etrafa asacağınız el ilanları, özel günlerde yapacağınız kuponlar ve promosyonlar(yeni kayıt olan kişilere özel, arkadaşını ücretsiz bir derse davet et gibi kampanyalar) birkaç örnek.
DERSİNİ PLANLA
Derse girip müziği açıp akışa bırakanlardan mısınız? Bu plan belki birkaç kez işe yarayabilir. Ama öğrenciler dersinizi planladığınız zaman harcağınızı eforu takdir edecek ve her şeyden öte bunu fark edeceklerdir. Dersin ortasında durup bir sonraki adımı düşünüyorsanız bu kesinlikle fark edilecektir. Kendinizi bir trekking guide olarak hayal edin. Eğer sizin bu yolu daha önce yürüdüğünüze dair bir güven duyarlarsa o zaman sizi takip edeceklerdir. Dersinizin bir tema’sı olsun. Bu tema sayesinde dersinizi özel kılabilirsiniz. Tema bir peak poza hazırlanmak olabilir, burgular veya geriye eğilmeler odaklı bir ders teması olabilir. Veya mevsimsel veya felsefi bir tema da seçebilirsiniz. Dersinizin temasına uygun seçeceğiniz özel dinleme listleri bu temayı vurgulamanıza yardımcı olacaktır.
Dersinizin içeriği sadece hareket olmak zorunda değil. Spiritüel veya farkındalık alanlarında size ilham veren kişilerden esinlendiğiniz konuları da paylaşabilirsiniz. Böylece yoga pratiğinin derinleşmesine ve anlam kazanmasına neden olursunuz.
YARATICI OLUN
Yaratıcı ve açık olun. Yoga eğitmenleri bazen yapmaktan keyif aldıkları pozları öğretmeye daha yatkın olurlar. Eğer pratiğinizde kol dengeler veya ters duruşlar sizi mutlu ediyorsa genellikle o pozları öğrettiğinizi fark edebilirsiniz. Açık fikirli olup belki kendi pratiğimizde çok yer vermediğimiz poz gruplarına da alan açabiliriz. Kim bilir oralarda neler keşfedilmeyi bekliyor?
Farklı eğitmenlerden farklı tarzlarda yoga derslerine katılın. Vinyasa, power, insideflow, yin, restorative, asthanga yoga, yoga terapi, yaşlılar için sandalye yogası, deniz kenarında yaşıyorsanız paddle board yoga. Farklı yoga tarzlarını öğretebiliyorsanız farklı stüdyolarda yedek eğitmen (substitute teacher) olarak ders verebilirsiniz. Sizinle ilgili güzel geri bildirimler geldikçe size daha çok ders verebilirler.
Farklı konularda atölye çalışmaları yapabilirsiniz. Yaratıcı ve farklı konularda atölye çalışmaları stüdyolarda enerjiyi yenilemek ve heyecanı arttırmak için keyifli olabilir. Sizi diğerlerinden ayıran özelliğiniz ne? Düşünün !!!
Enerji ile ilgili konuları seviyor musunuz? Aromaterapi ve esansiyel yağlar ile ilgili misiniz? Derslerinizde chakra sistemlerinden bahsedebilirisiniz. Hangi chakra ile ilgili bir ders yapmayı planlıyorsanız onu uyaran bir esansiyel yağı kullanabilirsiniz.
Çocuklarla çalışmayı seviyor musunuz?
Bu atölye çalışmalarının stüdyoda gerçekleşmesine bile gerek yok. Yaşlı bakım evleri, kreşler gibi alanlara ulaşabilir ve ders vermeyi teklif edebilirsiniz. Ve parklar açık alanda gerçekleştirmek istediğiniz atölye çalımalarınız için ideal.
EĞİTİME DEVAM EDİN
Deneyimli eğitmenlerin ders veya özel öğrenci bulmakta zorlanmadıklarını fark edebilirsiniz. Hem kendi tarzları var hem de kendi aldıkları 200 saatlik eğitimin üzerine birçok farklı eğitime yatırım yapmışlardır. 200 saatlik eğitiminizi temel gibi düşünebilirsiniz. Eğitiminiz biter bitmez ders vermeye başlayabilirsiniz. Kendinizi geliştirmek için farklı fırsatları değerlendirin. Bu işe profesyonel olarak baktığınızı ve daha fazla öğrenciye hitap edebileceğinizi gösterir.
Bir anatomi kursu, 300 saatlik eğitim, prenatal yoga, çocuk yogası, yin yoga gibi farklı branşlarda uzmanlaşmak, Reiki, pratik şifa, ses meditasyonu, Ayurveda, Thai masaji, MBSR gibi eğitimler sizin yoga eğitmeni olarak daha geniş bir profile hitap etmenize yardımcı olacaktır.
HER ŞEYDEN ÖNCE YAPTIĞINIZ İŞTEN KEYİF ALIN :)
Yoga eğitmeni olarak stres ve endişe ile kariyerinize yaklaşıyorsanız bu öğrencileriniz tarafından hissedilecektir. Finansal sıkıntı çekiyorsanız yoga eğitmenliğini yanı sıra farklı bir gelir kaynağı daha bulmayı deneyin. Dersinize az kişi geliyorsa sadece sabırlı olun. Süreklilik her şeydir. Küçük dersler yeni öğrendiğiniz becerilerinizi geliştirmek için ideal yerlerdir. Az kişiyle daha çok ilgilenebilirsiniz. Asla katılımcı az diye ders iptal etmeyin!!!
Matınızdan çıkın ve lütfen öğrencilerinizle ilgilenin.
Eğer kimse gelmezse bu zamanı kendi pratiğinize ayırabileceğiniz bir armağan gibi düşünün.
Yoga Journal ve yoga alliance tarafından yürütülen bir araştırmaya göre öğrencilerin %48’i “komutların açıklığı, kalitesi” gibi faktörlerin ders seçimlerine önemli etken olduğunu belirtmiş.
Dersi seçerken baktıları diğer kavramlar: stüdyonun sıcak ve samimi bir ortam olması, pozlarla ilgili eğitmenin bilgili olması , yardımsever ve ulaşılabilir olması, kolay anlaşılabilen komutlar kullanması gibi özellikler olduğu tespit edilmiş.
Sadece kendin ol, gerçek ol, çalış ve emek ver. Bilgini paylaş ve sabırlı ol. Gerisi gelecek.
